İçindekiler
Saç Dökülmesi Nedir?
Saç dökülmesi, her yaştan kadın ve erkeğin yaşadığı en yaygın sorunlardan biridir ve yaşam kalitelerini olumsuz yönde etkiler. Saç dökülmesi, ilaçlarımız değiştiğinde veya kaçınılmaz olarak yaşlandıkça, yüksek stres seviyeleriyle karşılaştığımız zamanlarda daha da belirgin hale gelir.
Her saç teli, gelişim sürecini tamamladığında dökülür. Bu süre genetiğimize göre değişir ve tek bir saç telinin aktif büyüme aşamasını tamamlaması yaklaşık iki ila sekiz yıl sürer.
Ortalama bir insanın kafa derisinde 100.000 ila 150.000 saç kökü ve vücudunda yaklaşık 5 milyon saç kökü vardır. Dermatologlara göre, her gün 50 ila 100 saç teli kaybetmek normaldir, bu nedenle duşta bir yığın görmek alarm için bir neden değildir. Bununla birlikte, gittikçe daha fazla saç teli döküldüğünü görüyorsanız ve bu dökülme iki ay veya daha uzun süre kesintisiz devam ettiyse, kafa derisinde kellik veya saç incelmesi şeklinde kendini gösteriyorsa, bir doktora görünme zamanı gelmiş olabilir.
Saç Dökülmesini Artıran Faktörler Nelerdir?
Saç büyümesi, üç aşamadan geçen çok karmaşık bir süreçtir: Aktif olarak büyüdüğünde anajen, büyümeyi durdurduğunda katajen ve dökülmeye başladığında telojen. Genetiğimiz ve hormonlarımız saçımızın yoğunluğunu ve kalınlığını belirler. Bu nedenle, sağlıklı tatlı saçların ön koşulu iyi genetiktir. Ancak başta guatr ve polikistik over sendromu olmak üzere çeşitli hormonal bozukluklar saç dökülmesini artırabilir. Hormonal değişikliklere atfedilen bir diğer önemli saç dökülmesi türü de doğum sonrası kadınlarda görülen reaktif saç dökülmesidir.
İlaçlar, perma ve ağartma gibi kimyasal işlemler,fiziksel faktörler ve şekillendirme araçlarından gelen yüksek ısı da saç dökülmesini artırabilir. Beslenmenizde protein, vitaminler, mineraller, amino asitler ve temel yağ asitleri eksikse, bunların tümü saç büyümesi için gerekliyse, saçınız donuk görünebilir veya hiç uzamıyormuş gibi hissedebilir. Kısıtlayıcı diyetlerin ardından ameliyat olmak, enfeksiyonlar yaşamak ve günlük stres veya son zamanlarda pandemik stres yaşamak saç dökülmesine katkıda bulunabilir.
Beslenme ve Saç Arasındaki Bağlantı Nedir?
Beslenme ile saç dökülmesi arasındaki ilişki sadece mevsimsel değişimlerde değil yıl boyunca devam eder. Saçımız, tükettiğimiz gıdalardaki besinleri emer ve kendini oluşturur, topikal ürünler ve çevresel faktörler ise sağlığını desteklemeye yardımcı olabilir. Saç, vücudumuzda kemik iliğinden sonra en hızlı büyüyen dokudur ve bu nedenle bu hızlı büyümeye alışmak için protein, vitamin ve minerallere ihtiyaç duyar. Bu tür besinlerin yokluğunda saç dökülmesi meydana gelir ve mevcut saç dökülmesi daha şiddetli hale gelebilir.
Saçımızın ihtiyacı olan en önemli besinler; demir, çinko, A vitamini, B vitamini (B2, B5, B6, B9, B12 ve özellikle biotin, B7), C ve E vitaminleri ve omega 3 ve 6 gibi esansiyel yağ asitleridir. Eğer eksikliğiniz varsa, doktorunuz size geçici olarak saç dökülmesini azaltabilecek takviyeler yazabilir.
Saç Dökülmesi Nasıl Tedavi Edilir?
Dermatoloğunuzun öncelikle saç dökülmesinin nedenini belirlemesi gerekir ki bu büyük olasılıkla fizyolojik olacaktır. Bununla birlikte, altta yatan bir hastalığın belirtisi veya sadece genetik yapınız da olabilir. Reaktif saç dökülmesi, cilt veya saç hastalıkları, alopesi gibi otoimmün bozukluklar (saçın kafa derisinde tutam halinde dökülmesine neden olan bir durum), enfeksiyonlar, hormonal dalgalanmalar, androjen baskınlığı, doğumsal hastalıklar ve tümörler de neden olabilir.
Nedeni belirlendikten sonra tedavi buna göre planlanmalıdır. Mezoterapi, hücresel tedaviler, kök hücre ve ileri vakalarda saç ekimi de tedavi seçenekleri arasındadır. Beslenme yetersizliğiniz varsa, tedavi birkaç ay içinde etkisini gösteren takviyelerden oluşacaktır. Polikistik over veya guatr gibi hormonal bozukluklardan kaynaklanıyorsa, kök nedenini düzeltmek için muhtemelen bir endokrinologa yönlendirileceksiniz ve sonuçları görmek daha uzun sürebilir.